Afrika Boynuzu'nda yer alan Etiyopya'da yaşanan çatışmalar ikinci haftasını doldurdu. Onbinlerce insanın yerinden edildiği operasyonun ülkede bir iç savaş yaratmasından endişe ediliyor.
Sadece iki yıl önce Eritre'yle uzun yıllar süren savaşı sona erdiren Etiyopya'da tansiyon yine yükseliyor.
Kasım ayının başında ülkenin kuzeyinde yer alan Tigray eyaletini yöneten Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'ne (THKC) geniş çaplı askeri operasyon başlatıldı.
"Etiyopya'da bir iç savaş yaşanır mı?, Bölgedeki çatışmalar Afrika Boynuzu'nun geneline sıçrar mı? Türkiye bugüne kadar kime yakın açıklamalarda bulundu?" sorularının cevaplarını aradık.
Göreve 2018 yılında gelen Başbakan Abiy Ahmed, THKC'yi ülkedeki istikrarsızlıktan sorumlu tutuyor. Arkasına Etiyopya'nın en kalabalık eyaletleri olan Oromiya, Amhara, Benishangul-Gumuz ve Güney eyaletlerinin desteğini alan Nobel Barış Ödüllü Başbakan Abiy Ahmed, 4 Kasım'da Etiyopya ordusuna ülkenin kuzeyinde düzenin sağlanması emrini verdi.
Başbakan Ahmed saldırı emrini açıklarken, "Etiyopya'da suç unsuruna yer yok. Bardağı taşıran son damla Kuzey Komutanlığı'na saldırı oldu. Anayasayı koruyacak ve savunacağız. Anayasal düzeni ve hukukun üstünlüğünü yeniden sağlayacağız" ifadelerini kullandı.
Tigray ülke nüfusunun sadece yüzde beşini oluştursa da uzun yıllar Eritre - Etiyopya savaşında ileri karakol görevi gördü. Uluslararası Kriz Grubuna göre eyalette 250 bine yakın silahlanmış milis bulunuyor.
Uzun yıllar savaşın dibinde yer alan eyaletteki milislerin iyi askeri eğitime sahip olduğu belirtiliyor. Ayrıca Etiyopya ordusunun en büyük ordugahı Eritre sınırındaki Tigray'da bulunuyor.
Tigray bölgesel yönetimi Başkanı Debretsion Gebremichael, bir yandan Afrika Birliği'nden arabulucu olmasını isterken diğer yandan merkezi yönetime meydan okuyor.
Başbakan Abiy Ahmed ise bölgede istikrar sağlanana kadar diyaloga yaklaşmayacaklarını ifade ediyor. Ahmed'in istikrardan kastı ülke siyasetinde uzun yıllar etkili olan THKC'nin Etiyopya sahnesinden çekilmesi.
Operasyonun ilk haftası dolduğunda Başbakan Abiy Ahmed, bölgedeki cunta silahsızlandırılana, yasal bir yönetim kurulana ve suçlular cezalandırılana kadar operasyonun devam edeceğini kaydetti.
Operasyon 15. gününe girerken Başbakan Abiy Ahmed, Etiyopya ordusunun üçüncü aşamaya geçtiğini duyurdu.
Ahmed, ordu birliklerinin Tigray'ın başkenti Mekelle'ye doğru ilerlerdiklerini aktardı.
Tigray'da Eritre savaşı nedeniyle yerlerinden olan binlerce mülteci bulunuyordu.
Uluslararası kuruluşlara göre çatışmalardan önce bölgedeki mülteci sayısı 200 bine yaklaşmış durumdaydı.
Çatışmaların başlamasıyla durum daha kötüleşti. Merkezi yönetim Tigray'ın iletişim kanallarını kapattı ve bölgede uluslararası temsilcilerin girişinine izin vermiyor.
Etiyopya'nın sınır komşusu Sudan çatışmaların başlamasının ardından sınırı kapattığını duyurmuştu. Ancak çatışmalardan kaçan binlerce kişinin gittiği ilk yerlerden biri Sudan.
Şimdiye kadar 30 bine yakın mültecinin Sudan'a geçtiği bildirildi.
Ülkede uzun yıllar cunta koalisyonunun önemli ortağı olan THKC ise Abiy Ahmed'i demokrasi karşıtı olmakla suçluyor. Nitekim Başbakan Abiy Ahmed, 2018 yılında göreve geldikten sonra ülkedeki birçok silahlı gruba kucak açsa da Tigraylı milisleri normalleşmenin dışında tuttu. Cunta iktidarıyla koalisyonu sırasında ülke yönetiminde söz sahibi olan THKC ise bu durumdan memnun değildi.
Başbakan Ahmed, corona virüs salgınını gerekçe göstererek ülkede yapılması planlanan seçimlerin ertelendiğini duyurmuştu. Salgın sonrasına ertelenen seçimlerin tarihinin ise sonra açıklanacağı bildirilmişti.
Ülkeyi yöneten eski cunta koalisyonunun ortağı olan THKC ise Abiy Ahmed'in kararına karşı çıkmış ve planlandığı gibi ağustos ayında seçime gitmişti. Seçim sonrası taraflar arasındaki bağ kopma noktasına geldi.
Bağlar başlatılan operasyonun ardından tamamen koptu. Merkezi yönetim, Tigray'daki yönetimi feshederek yerine yeni bir yönetim atadı.
Ayrıca başkent Addis Adiba'daki parti yöneticilerinin dokunulmazlığı kaldırıldı ve parti üyelerine yönelik gözaltılar başlatıldı.
Gözaltılarda çok sayıda silah ve mühimmat da ele geçirildi.
Etiyopya-Tigray (TPLF) arasında başlayan ve devam eden çatışmaların iç savaşa dönüşme ihtimali, bu çatışmanın ne kadar süreceği ayrıca Etiyopya'da merkezi hükümetinin bu çatışmayı hangi konseptte değerlendirdiği ile doğru orantılı. Şu ana kadar merkezi hükümet bunu bir terör operasyonu ve milli güvenlik konsepti içinde değerlendirirken, Tigray bölgesinde yaşayan etnik çoğunluğa karşı bir operasyon olmadığını sık sık vurguluyor. Bunun bölgede ve Etiyopya'nın diğer federal bölgelerinde nasıl algıladığı çok önemli. Şu an gelinen süreçte Abiy Ahmed hükümetine bir destek söz konusu.
Araştırmacı Yücel sözlerine şu ifadelerle devam etti:
Bu çatışma ortamının şimdilik ne kadar süreceğini kestirmek zor ama bu biraz da tarafların tutumuna bağlı. Etiyopya ordusu (ENDF) Tigray bölgesinin güney kısmında kontrolü sağladığını açıkladı. Operasyonun hedefi Tigray'ın başkenti Mekelle ve TPLF'nin askeri ve siyasi gücünü kısıtlamak üzerine kuruldu. Peki Mekelle'nin kontrol altına alınmasıyla çatışma biter mi aslında kestirmesi güç kısım burası. TPLF'nin çatışmayı kırsal ve dağlık bölgelerde sürdürmesi hem ülke hem de bölge istikrarı için kötü tabloların ortaya çıkmasına neden olabilir.