03:46:4219 Nisan, 2024
Ä°stanbul 13 Hafif yağmur
15 Ekim 2020 05:15

Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'den flaş açıklamalar

Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev NTV'de açıklamalarda bulundu. Türkiye'siz barışın sağlanamayacağını ifade eden Aliyev, bölgede dökülen kanın sorumlusunun da Ermenistan olduğunu dile getirdi.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'den flaş açıklamalar

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev NTV'de gündeme ilişkin soruları cevaplandırdı. "Ermenistan ordusun darmadağın olmasından Erivan sorumlu" diyen Aliyev, bölgede dökülen kanın tek sorumlusunun da Ermenistan olduğunu dile getirdi.

Bölgedeki sorunun Türkiye'siz çözülemeyeceğini dile getiren İlham Aliyev, Türkiye'nin aktif rol alması durumunda barışın daha hızlı sağlanacağını dile getirdi.

Bölgeye Rus güçlerinin girmesine ilişin bir soruya da cevap veren Aliyev, "Ermenistan-Azerbaycan arasında müzakere olmadığı için bölgeye barış güçlerinin kimler olacağı nasıl ne zaman geleceği müzakere edilememektedir." şeklinde konuştu.

Aliyev'in açıklamalarından satır başları:

"Ermenistan’ın bu çirkin siyaseti anlaşılandır, çünkü onlar her zaman savaş meydanında yenilince böyle çirkin işlere el atıyorlar. Sivil ve savunmasız insanlara karşı acımasız olmak onlar için sıradan bir şey. Bunu Hocalı soykırımı örneğinde görmüştük.

Cephe hattında ordumuz bir kaç köyü işgalden kurtarma operasyonları hayırlısıyla devam ediyor. Ermenistan’ın bu kalleş saldırısının sebebi odur ki, sivillere saldırarak bizi onlara karşı cevap vermeye tahrik ediyorlar. Bizim hedefimiz siviller değil, askeri hedeflerdir. Operasyonun başından beri bizim nokta atışlarımız onların silahlı birliklerine yapılmıştır.

Ermeni ordusuna büyük darbe vuruldu. 200 tank, 2 S-300 füze sistemi imha edildi, 33 tank ele geçirildi ve birçok askeri araç imha edildi veya ele geçirildi."

"TÜRKİYE BU MESELEDE BİZİ NET BİR ŞEKİLDE DESTEKLEDİ"

"Bu Ermenistan’ın yeni terör saldırısıdır. Bu terör saldırısı Azerbaycan halkının iradesini kıramaz. Biz daha azimle düşmana karşı direneceğiz ve kendi topraklarımızı düşmandan geri alacağız. Ve Azerbaycan bayrağını bütün işgal altındaki topraklarda dikeceğiz.

Uluslararası kamuoyunun tepkisine gelince; Türkiye bu meselede her zaman olduğu gibi bizi açık ve net bir şekilde destekledi. Sevgili Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamaları kardeşliğimizin göstergesiydi. Pakistan Başbakanı büyük dayanışma göstererek olumlu açıklamalar yapmıştır.

Ancak bunun dünya genelinde geniş karşılık bulduğunu söyleyemem. Herkes için bu apaçık ortadadır. Ateşkesten bir gün sonra kalleşçe saldırıya uğruyoruz. Bu saldırılar ateşkesi kimin istemediğinin göstergesidir. Ben daha önce demiştim. Bizim amacımız işgal altındaki topraklara kendi vatandaşlarımızı yerleştirmektir.

Ateşkesin amacı askeri karşı durmayı politik çözüme yöneltmek olmuştur. Diploması yoluyla çözüm bulunsun, Ermenistan işgal ettiği topraklardan çekilsin. Azerbaycan vatandaşları oraya dönsün ve barış ortamı oluşsun."

ATEŞKES SONRASINDA YAŞANANLAR

"Ama görünüyor ki, Ermenistan'ın planları tam başkadır. Onlar zannediyorlar bu ateşkesle askeri yenilgilerini kapatır ve zaman kazanarak yeni askeri takviyeleri artırarak Azerbaycan'a karşı saldırıları devam ettirebilirler.

Ama onlar yanıldılar. Ben demiştim eğer Ermenistan olumlu tavır göstermese pişman olacak diye ve haklıydım. Hayır, takvim verilmemişti, biz de çok ısrar etmemiştik, çünkü Moskova antlaşmasındaki maddeler bizi tatmin etti.

Moskova görüşmesinin bu kadar uzun sürmesinin sebebi bizi tatmin etmeyecek maddelerin anlaşmadan çıkarılmasıydı. Bizim Dışişleri Bakanımız oraya giderken ona teklifler sunuldu, tabii olarak benimle irtibat kuruldu ve bizim şartlarımızı demiştim. Ve o şartların dışında her hangi bir şey imkansızdı. O yüzden durumu dikkate alarak tutumumuzu bir az hafiflettik.

Madrid anlaşması bu toprakların Azerbaycan‘a geri verilmesini onaylıyor. İkili görüşmeler aynen kalmalıdır. Yani, Ermenistan ve Azerbaycan görüşmeler yapacak. Herhangi bir sözde Karabağ delegesinin bu görüşmelere katılması söz konusu değil.

Artık Azerbaycan halkının sabrı tükenmiş. Ancak Ermenistan‘ın bu anlaşmayı ihlal etmesi gösteriyorki onlar zaman kazanmak ve Azerbaycan‘a saldırılarını devam ettirmek istiyor.

Öncelikle şunu şöyleyim Ermenistan‘nın bu çabalar yersizdir. Hiçbir dünya ülkesi Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığını tanımayacak. Azerbaycan‘ın toprak bütünlüğü bütün dünya tarafından tanınıyor. Minsk Grubu Eşbaşkanı ülkeler bizim toprak bütünlüğümüzü tanıyor. Avrupa Birliği arasında imzalanan belgelerde yine Azerbaycan‘nın toprak bütünlüğü tanınıyor.

Ben inanmıyorum hiçbir devlet Karabağ’ın bağımsızlığını tanımaz. Çünkü biz o ülkeyle hemen bütün diplomatik ilişkilerimizi keseriz. Ermenistan'ın bu çabaları sadece iç kamuoyuna yöneliktir. Binaenaleyh bizim barıştan sonra tutumumuzda herhangi bir değişiklik yok. Ve bizim tutumumuz uluslararası kurallara dayanıyor.

İlk aşamada Ermenistan ordusu işgal ettikleri arazilerden çıksın, öncelikle 5 ilçe, sonra da 2 ilçe boşaltılsın. Dağlık Karabağ’ı Şuşa ve diğer önceden Azerbaycanlıların yaşadığı bölgelere geri dönmeler başlasın ve Karabağ görüşmeleri devam etsin. Karabağ’da yaşayan Ermenilerle bizim bir sorunumuz yok, Azerbaycan çok milletli devlettir."

NTV