20:33:1425 Nisan, 2024
Ä°stanbul 20 Hafif yağmur
24 Şubat 2020 01:31

Cumhuriyet gazetesinin yüzleşemediği geçmişi: "Matosyan Matbaası"

Osmanlı İmparatorluğu’nun en büyük matbaası olan Matosyan matbaası bir günde nasıl Cumhuriyet gazetesinin oldu ?

Cumhuriyet gazetesinin yüzleşemediği geçmişi: "Matosyan Matbaası"

Matosyan matbaasının sahibi Vahan Matosyan ve ailesi 1915 sonrası yaşanılan sıkıntılar nedeniyle İsviçre'ye gitmişti. Bu süreçte Osmanlı'nın en büyük matbaalarından biri olan Matosyan Matbaası ve içindeki bütün eşyalar da müzayedesiz bir şekilde Mustafa Kemal Atatürk’ün en yakınlarından biri olan gazeteci Yunus Nadi'ye satıldı.

Matosyan matbaasının Yunus Nadi’ye satılma sürecine nasıl gelindi

Hasan Cemal "1915: Ermeni Soykırımı" adlı kitabında Matosyan Matbaası'nı şöyle anlatıyor. "Nadir Nadi şöyle anlatırdı: Matosyan'ın sahibi yurtdışına kaçtıktan sonra babama satıldı matbaa. Atatürk gazete için çok acele ediyordu. Avrupa'dan bir makine getirtmeye kalkışsanız uzun zamana gereksinme duyulacaktı. Oysa el altında ve boş duran bir makine vardı."

Yunus Nadi, 1924’te müzayedesiz bir şekilde talan ettiği matbaa için bir miktar para ödedikten sonra geri kalan parayı ödemedi, üstelik devlete ödediği paranın kendisine derhal verilmesini bile talep etti.

Gariptir ki makinaların tesliminden kısa bir süre sonra bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı, çıkan yangında matbaalardan geriye en ufak bir iz bulunamadı.

Yunus Nadi sadece matbaayı değil içindeki bütün eşyaları da talan etti

Yunus Nadi en az matbaa kadar kıymetli olan Matosyan Kütüphanesi’ne de el koydu. Kitapların bir kısmını Milli Eğitim Bakanlığı’na sattı.

Vahan Matosyan tepkisini mektupla anlattı

Matbaanın sahibi olan Vahan Matosyan 11 Mart 1925’te Beyoğlu Adliyesi’ne gönderdiği mektupta tepkisini şöyle ifade ediyordu:

“… 80 bin lirayı Türki kıymeti hakikisi olan mezkûr matbaa makine ve alât ve edevatının bilâsebep tarumar edilmesi yevmiye 30 lirayı Türki zarar ziyanı intaç ve bu suretle dört hane halkının evladları ile zaruret ve perişaniyete dücar edilmesi muvafıkı nısfet ve madelet almıyacağı derkârdır”

Dönemin Tanin Gazetesi'nin verdiği haberde ise Matosyan'ın kitaplığının değerinin bile tek başına, Yunus Nadi'nin Matosyan Matbaası için devlete ödemeyi taahhüt ettiği miktardan daha fazla olduğuna dikkat çekilmişti.

24 Mart 1924 tarihli Meclis oturumunda konu gündeme getirildi

24 Mart 1924 tarihli Meclis oturumunda; "Halit Bey (Kastamonu) Efendim! Bendeniz Maliye Vekili beyden sual sormak istiyorum. İstanbul gazetelerinden Tanin ve Tevhidiefkâr'da gördüm. Emvali Metruke meyanında bulunan, İstanbul'da Mercan Yokuşunda kâin Manok Matosyan Matbaası alât ve edevatı bilâmüzayede satılmıştır ve gazeteler bundan uzun boylu bahsettiler ve hattâ gazete muharriri matbaaya gitmiş, oradaki alât ve edevatın ambalaj edildiğini görmüş ve oradaki Faruk Efendi ismindeki memurla görüşmüş ve bâzı sualler sormuş. Faruk Efendi demiş: Ankara'dan bir telgraf aldım. Matosyan Matbaasına takdiri kıymet edilmiştir ve bunu Fahrettin Beye teslim ediniz diye ve Fahreddin Bey de oraya gitmiş ve bunu tesellüme başlamıştır. Binaenaleyh; Emvali Metruke, Emvali Devletten demektir ve bu gibi satışların bilâmüzayede, satılması doğru değildir. Çünkü; ihtimalki bu matbaanın hakiki kıymeti böyle takdiri kıymet usulü ile bilinemez. Hariçten, şuradan buradan şifahen işittiğime göre de elli, altmış bin liralık bir matbaa olduğu söyleniyor. Halbuki, bunun bir takdiri kıymet suretiyle, iki üç bin liraya vermişlerdir, ki Maliye Vekili Beyefendi lütfen bizi tenvir etsinler. Bu matbaa ne suretle satılmıştır, satın alan kim ve bu Fahreddin Bey kimdir? …”

 

Böylece Yunus Nadi talan ve çeşitli kurnazlıklarla Matosyan matbaasına ve kütüphanesine el koydu. Cumhuriyet gazetesi de bir günde dönemin en modern matbaalarından biri olan Matosyan matbaasına sahip oldu.

EHA Medya